Takip et: @Auburnlip Instagram

29 Ocak 2013 Salı

Buram Buram Beykoz


Uzun bir ara verdik biliyorum ama bol bol malzeme toplamakla meşguldüm.. He bir de midemi topluyorum o da bambaşka bir konu her neyse :) Bugün sizi tanıştırmak istediğim yer İstanbul Beykoz Kavacık.. Özellikle deniz seviyorsanız ki ben deniz olmadan bir yerde yaşayamam .. Kesinlikle gitmelisiniz hatta gidin gidin :) Öyle anlar geliyorki bazen sadece ucu bucağı olmayan denize bütün derdinizi bırakmak istiyorsunuz burası bunlar için çok güzel.. İsteyenlere adresi de tam olarak tarif edebilirm.. Tamam susuyorum sadece içimiz ferahlasın biraz :) 






















-Auburnlip :)

20 Ocak 2013 Pazar

Daha büyük bir yenilenmeye gidiyoruz bizi bekleyin :) AUBURNLIP

16 Ocak 2013 Çarşamba

Tayland /Thailand


Tayland Uzakdoğu’nun kuşkusuz en ilginç ülkesi… Güneyden Malezya’ya komşu olan ülke, krallıkla yönetiliyor. Eski adı “Siyam Krallığı” olan Tayland; Tai dilinde “Bağımsızlar Ülkesi”, “Gülümseyenler Ülkesi”, “Mutlu İnsanlar Ülkesi” anlamına geliyor. %92 Budist, %5’i Müslüman, geri kalanı da Hristiyan olan Tayland’lılar, turizme çok önem veriyorlar. Ülkelerine gelen turistleri çiçeklerle güzel kızlar karşılıyor. “Kral ve Ben” filminin çekildiği bu ülke, Krala ve Budizme son derece bağlı ve saygılı. Neredeyse tüm gelirlerini Budizm için harcıyorlar… Her evde mutlaka minik bir buda tapınağı veya köşesi mevcut. Her otelde Budizmi anlatan bir kitap var. İnanılanın aksine Thai kadınları son derece tutucu. Buda tapınaklarının ziyaretinde şort veya mini eteğe izin verilmiyor. Tapınaklara girişte ayakkabılar mutlaka çıkartılıyor. Bu ülkede dikkat edilmesi gereken çok önemli bir detay;  kimsenin başına dokunmamak, saçlarını okşamamak, ayakla herhangi bir şeyi işaret etmemek. Çünkü bunlar Uzak Doğu’da hakaret anlamına geliyor. Selamlamaları Thai tarzında cevaplarsanız bir anda sempatik olmanız mümkün!





Asya-Çin ve Hint kültürünü özümsemiş olan Tayland’da inanılmaz güzellikte eserler mevcut. Gezilen her yerde hayran kalınacak bir detay ve işçilik görmek mümkün. Bu ülkeye has dayanıklı Tik ağacından yapılan el oyması eşyalar, Taylandlı sanatçıların tüm ustalıklarını yansıtıyor. Tayland Mutfağı çok zengin ve değişik… 24 saat hemen her yer açık, bu ülkede aç kalmak mümkün değil! Dünyanın her köşesine hitap edecek yemek çeşitleri bulabilmek mümkün. Ancak tuz bulabilmek o kadar kolay değil! Tuz yerine Soya Sosu kullanıyorlar. Deniz ürünleri ve tropik meyveler ülkesi olan Tayland’da, market bölümünden canlı canlı aldığınız herhangi bir deniz ürününü içeride mutfak bölümünde isteğinize bağlı olarak pişirtebiliyorsunuz.




Melekler Şehri; Bangkok…

Başkent Bangkok Thai dilinde “Melekler şehri” anlamına geliyor. Doğu’nun Venedik’i diye de anılan şehir, 1782 yılında Kral Rama I  tarafından Siam Krallığı’nın başkenti olarak kurulmuş. Doğu-Batı sentezinde hem tarihi hem de son derece modern bir kent. Batılılar tarafından keşfedildiği günden bu yana sürekli ve hızlı bir gelişim gösteren Bangkok, sahip olduğu tüm özelliklerle gerçek Uzakdoğu’yu, kültürü, mutfağı, felsefesi ve kalabalığıyla yaşatan bir başkent.   Pek çok sayıda, muhteşem mimariye sahip Buda Mabedleri, kentin her yanını süslüyor. Tayland’ın zengin kültürünü temsil eden en güzel örneklerden biri de Kraliyet Sarayı… Sarayın içinde bulunan Phra Kaeo (Zümrüt Buda),  doğu kültürünün temel taşı olan eşsiz tapınaklardan Wat Arun, Wat Po mutlaka gezilmesi gereken yerlerden!










Rambutan, papaya ve mangosten…

Satıcıların çoğunluğunu oluşturan  kadınların başlarından Tayland’ın kendine özgü geniş çevreli “muak ngob” şapkaları hiç eksik olmuyor. Bölgenin de temel geçim kaynağı olan Hindistan cevizi olmak üzere; ananas, mango, dev greyfurtu andıran papaya, rambutan, gül elması, dragon fruit gibi daha birçok tropik meyvelerle dolu kayıklar, kadınların aheste kürek çekmeleriyle kanallar üzerinde salınıyor. İçi sarımsağı andıran Mangosten, çok tatlı ve yumuşak bir meyve. Kırmızı kirpiye benzeyen kabuğuyla çok çılgın bir meyve olan Rambutan’ın içinden de üzüme benzeyen bir meyve çıkıyor ve tadı da aynı üzüm gibi!







Timsahlar ve filler

Şehrin en ilginç yerlerinden biri de Siam Parkı içindeki Timsah Çiftliği… Burada yapılan tehlikeli gösterilerde insanoğlunun timsahlara karşı meydan okumasına şahit oluyorsunuz! Kafasını timsahların ağzına sokanlar mı istersiniz, onlarca timsahın arasında dans edenler mi, hepsi burada! İnsan bu çılgın show’ları seyrederken bile geriliyor!
“Gül Bahçesi” denilen bir alanda da kültürel gösteriler yapılıyor. Yöresel kıyafetlerle yapılan bu gösterilere filler de eşlik ediyor. Filler bu ülke için çok önemli! Bangkok’un içinden geçen “Chao Phraya Nehri” üzerinde, büyük kayıklarla yapılan ve tropikal meyvelerin ikram edildiği bir gezide şehri görmek gerçekten inanılmaz bir keyif…




Bedenle zihin arasındaki denge; Thai Masajı

Tayland’ın en büyük adaları; “Phuket”, “Samui” ve “Chang”… Ülkenin doğu kıyısında ise “Pattaya” bulunuyor. Bangkok’tan karayolu ile iki saatte gidilen Pataya için, su sporları, yüzme ve eğlence merkezi denilebilir. Oldukça küçük bir yer olan Pataya, gece hayatıyla ünlü. Travestilerin sergilediği “Alkazar Revüsü”, turistlerin mutlaka uğradıkları bir gösteri. Pattaya’ya gelip de “Thai Masajı” yaptırmadan dönen yoktur herhalde! İki saat süren ve çok genç Thai kızları tarafından yapılan bu masaj insanı öyle rahatlatıyor ki yeniden doğmuş gibi hissediyorsunuz. Rahipler tarafından bedenle zihin arasındaki dengeyi, hareketsiz meditasyon sırasında sağlamak üzere geliştirildiğine inanılan geleneksel Thai masajı, dünyadaki en rahatlatıcı masajların başında geliyor.







Yüzen Çarşı “Floating Market”

Bangkok’un 110 kilometre batısında, toplam 32 kilometre uzunluktaki kanallardan oluşan Damneon Saduak bölgesi, geleneksel Tayland yaşamının özenle korunduğu bir pazara ev sahipliği yapıyor; “Yüzen Çarşı”. Dönemin kralı 6. Rama tarafından ulaşım amacıyla 1866 yılında yaptırılan kanallar, yöre insanının yaşam tarzını belirleyen en önemli etken olmuş. Yaşam alanlarının da bu kanalların etrafında olması nedeniyle bölge insanı çarşı ve pazar ihtiyaçlarını kanal üzerinde gideriyor. Kayık trafiği keşmekeşi arasında alışveriş yapılan dünyanın en özgün pazar yerlerinden biri! Her yerde kayıklar ve içlerinde eşyalar, yiyecekler satılıyor. Kimileri de orada hazır yemekler yapıp satıyor. O kadar büyülü bir manzara ki bu kültüre olan hayranlığınız perçinleniyor! Pazarlık usulü muhteşem şeyleri çok ucuza alabilirsiniz.(Bu arada, halk su ihtiyacını bu kanallardan karşılıyor!)







“Siyah İnci” ve değerli taşlar…

Pattaya’da gece hayatı her zevke hitap edecek kadar renkli… Bir bakıma seks turizmi ağırlıklı! Deniz meraklıları içinse “Mercan Adası” bulunmaz bir yer. Tayland’da gündelikçi terzi dükkanları çok yaygın. Kumaşınızı seçip bir gün içinde diktirmeniz mümkün. Hem de çok uygun fiyatlara… Çok büyük mücevher mağazalarından da uygun fiyatlara harika mücevherler bulabilmeniz mümkün. Safir, Zümrüt, Yakut, Ametist, Opal, Topaz, Yeşim ve özellikle Kuvars gibi taşlarla mükemmel bir işçilik bir arada sunuluyor. Bunların dışında “siyah inci” bu ülkede çıkartılıyor.





































-Auburnlip 




14 Ocak 2013 Pazartesi

Little little Kadıköy / Minik Minik Kadıköy





















Golden Globe 2013

Nereye baksam kim ne giymiş kimden giymiş ya da giymiş mi diye muhabbetler dönüyor dedim madem bu kadar ünlü bizde görelim bakalım kim ne giymiş en güzel kim olmuş?
    Adele


     Jennifer Lawrence



Rosie Huntington 

Marion Cotillard


      Lucy Liu 


     Taylor Swift



     Anne Hathaway


      Helena Bohem Carter


     Jennifer Lopez



   Jennifer Garner


     Jessica Alba



   Kate Hudson




Sizce en güzeli hangisi olmuş??? :)-Auburnlip

























Love in italy olsun o zaman :)

İtalya, 1861 yılında ulusal birliğini sağlayana dek tek bir ülke değildi. İtalya topraklarındaki küçük devlet ve krallıklar birbirleri arasında farklılık gösterebilen kendi kültürlerini geliştiriyorlardı. Bu nedenle günümüzde İtalyan geleneği ya da İtalyan kökenli olarak adlandırılan şeyler bölge ve kökenlerine göre ayrılabilir. İtalya'nın Avrupa'nın kültürel ve tarihî mirasına katkısı çok büyüktür. Roma İmparatorluğu gibi dünyanın köklü devletlerine ev sahiplliği yapmış olması ve Hıristiyanlığın en önemli merkezi Vatikan'ı içinde bulundurması nedeniyle kültürel miras ögeleri bakımından son derece zengindir.

İtalya'da resim sanatında verilen yapıtlar çoğu zaman Avrupa'nın en önde gelen sanat eserleri olmuştur. Romanesk ve Gotik sanattan, Rönesans ve Barok üslubuna kadar her sanat akımında İtalyan ressamlar kaydadeğer ürünler vermişlerdir. Bu dönemlerde yapıtlar veren ressamlar arasında Michelangelo, Leonardo da Vinci, Donatello, Botticelli, Fra Angelico, Tintoretto, Caravaggio, Bernini, Titian ve Raphael sayılabilir. Bu dönemlerden sonra İtalya dış güçler tarafından sürekli baskılarla maruz kalmış ve bu da ülkede ilginin sanattan, daha çok politik sorunlara kaymasına neden olmuştur. 


Italy is a great country full of history and culture that amazes the world. Italy is located in Southern Europe, on the Italian Peninsula and it’s bordered by the Mediterranean Sea, which hosts two Italian Islands: Sardinia and Sicily. Italy is a country full of beauty, art and fashion, all these are mixed to give Italy a magic atmosphere and to captivate tourist from every corner of the world.

Discovering Italy can be a pleasant and unforgettable experience, each corner of this beautiful country will take you back in time to ancient times and you will recognize its great development till nowadays. Italy offers unbeatable touristic destinations such as: Florence and its artistic productions and fashion, Rome, the capital city known as the eternal city, Venice, the romantic city built under water, Verona, an imposing city setting of the drama "Romeo and Juliet", and Milan, the most fashionable city in Italy.




İtalyan dilinin temelleri, 1300'lü yıllarda Floransalı şair Dante Alighieri tarafından atılmıştır. İtalyan yazınının en erken ve önemli temsilcileri arasında sayılan Dante'nin İlahî Komedya adlı yapıtı Orta Çağlarda Avrupa'da üretilen en önemli yazınsal eserlerden biridir.

Çağdaş İtalyan yazınını temsilcileri arasında ise pek çok Nobel ödüllü yazar bulunur. Nobel ödülü almış İtalyan edebiyatçılar şunlardır: ulusalcı şair Giosuè Carducci (1906)'da, realist yazar Grazia Deledda (1926)'da, çağdaş tiyatro yazarı Luigi Pirandello (1936)'da, şair Salvatore Quasimodo (1959)'da, Eugenio Montale (1975'te), satirist tiyatro yazarı Dario Fo (1997'de).

İtalyan tiyatro sanatı incelenecek olursa, kökenleri Yunan tiyatrosu etkisinde kalmış Roma tiyatrosuna kadar indirilebilir. Roma dönemi drama yazarları genelde Yunanca oyunları çevirmişlerdir. 16. yüzyılda ve 18. yüzyıla kadar Commedia dell'arte akımı doğaçlama tiyatronun bir dalı olarak kalmıştır ve bugün bile İtalya sahnelerinde görülebilmektedir. 




İtalyan sinema tarihi, Lumière Kardeşlerin hareketli resimler ile sinema tekniğini bulmasının kısa süre sonra başladı. İlk İtalyan filmi, dönemin papası XIII. Leo'nun kameraya karşı kutsama yapan görüntüsünden oluşan birkaç saniyelik, oldukça kısa bir kayıttı. Gerçek anlamda İtalyan sinema endüstrisi 1903 ve 1908 yılları arasında kurulan Società Italiana Cines, Ambrosio Film ve Itala Film adlarında üç film şirketiyle doğdu.

İtalyan mutfağı bölgelere göre büyük farklılıklar gösterir. Sebze ve hamur işleri ağırlıktadır. Peynir ve şarap İtalyan mutfağının önemli ögeleri arasındadır. Geniş bir kahve çeşitliğine sahip olan İtalyan mutfağında özellikle espresso önemli bir yer tutar. İtalyan mutfağının dünyaya mâl olmuş yemekleri arasında pizza, spagetti ve bazı makarnalar ile bunların kendilerine özgü sosları, risotto, parmesan peyniri, lazanya ve tiramisu sayılabilir.





However, the Leaning Tower is not a unique highlight in Italy; Rome, the capital of Italy, has many attractions and tours for all the family and great places to stay at such as the Rome Apartments scattered around the city; The museums in Rome and The Piazzas are some of the most interesting places in Italy, because most of the major artists, representatives of ancient times, were born in Italy and Rome conserves their artworks at the many museums, churches and even piazzas some of these places are: Saint Peter’s Square and Basilica, Castel Sant' Angelo, Piazza Navona and the Fountin of Four Rivers, Santa Maria del Popolo and Piazza del Popolo and The Pantheon among other places. 




mmmmmmmmm......



Direk kültür değil mi :) Kesinlikle mükemmel evet gideceğim...

İtalyancada aşırı şirin bir dil öğrenmenizi tavsiye edebilirim.. :) Ben de düşünüyorum çünkü 

Umarım beğenmişsiniz size biraz İtalya esintisi vermek istedim :)))



Kaynak: http://www.frmartuklu.net/
Kaynak: http://www.justitaly.org/


Merak ettiğiniz ya da eklemek istediğiniz şeyler için gizemsanver1993@gmail.com